İslam’ın Rönesansı: Değerlerimizle Yükselen Medeniyet

Dr. Murat Ergüven / Araştırmacı

İSLAM’IN RÖNESANSI: DEĞERLERimizle YÜKSELEN MEDENİYET

Tarih bize göstermiştir ki, her büyük medeniyet kendini yenileyerek, özüne dönerek ve çağın gereklerini yerine getirerek yeniden yükselişe geçmiştir. Avrupa’da Rönesans, antik değerlerin yeniden keşfi ile başlamış, sanat, bilim, ticaret ve eğitimde büyük bir atılım gerçekleştirmiştir. Bugün İslam dünyasının da kendi Rönesans’ını yaşaması mümkündür ve bu, köklerimize dönerek, milli ve manevi değerlerimizle yeniden inşa edilerek gerçekleşebilir.

Özümüzü Yeniden Keşfetmek

İslam dünyası, tarih boyunca bilimin, sanatın, ticaretin ve düşüncenin merkezlerinden biri olmuştur. Endülüs’ten Bağdat’a, Semerkant’tan İstanbul’a kadar ilim ve hikmetin ışığında yükselen bir medeniyet inşa edilmiştir. Ancak son birkaç yüzyıldır, bu mirastan uzaklaşılarak taklitçilik ve durağanlık hâkim olmuştur. Yeniden bir diriliş ve yükseliş için, kendi değerlerimizi referans alarak ama modern dünyanın gerçekliklerini göz ardı etmeden bir atılım yapmalıyız.

Eğitimde Yeniden Yapılanma

Eğitim, Rönesans’ın en temel dinamiklerinden biridir. Bugün İslam dünyasında gerçek anlamda bir eğitim devrimine ihtiyaç vardır.

  • İlim ve Hikmet: İslam dünyası, geçmişte bilimi teşvik eden bir kültüre sahipti. Bugün de bilimin ve teknolojinin sadece tüketicisi değil, üreticisi olmak zorundayız.
  • Medeniyet Tasavvuru: Eğitim sistemimiz, Batı’dan ithal edilmiş değil, kendi değerlerimizden beslenen bir anlayışa dayanmalıdır.
  • İçtihat Kapısını Açmak: Günümüz meselelerine dair çözüm üretmek için, aklı ve vahyi birlikte değerlendirerek dinî düşüncede yeni açılımlar yapmak elzemdir.

Ekonomi ve Ticarette Yenilik: Ahilik ve Medine Pazarı Modeli

Ticaret, İslam medeniyetinin temel taşlarından biridir. Peygamber Efendimiz’in (sav) bir tüccar olması, ticarete verdiğimiz önemin göstergesidir. Bugün İslam dünyasının ekonomik anlamda bağımsız ve güçlü olabilmesi için:

  • Faizsiz ve Ahlaklı Finans Modelleri geliştirilmelidir.
  • Helal Ekonomi anlayışı yaygınlaştırılmalıdır.
  • Üretim ve İnovasyon desteklenerek, tüketim ekonomisinden üretim ekonomisine geçilmelidir.
  • Ahilik Modeli: Ahilik, ticaretin yalnızca ekonomik bir faaliyet olmadığını, ahlaki ve sosyal sorumluluk taşıyan bir düzen olduğunu bizlere öğretmiştir. Esnaf ve zanaatkârlar, helal kazanç ve topluma fayda sağlayan üretim anlayışıyla hareket etmelidir.
  • Medine Pazarı Örneği: Peygamber Efendimiz, Medine pazarını kurarak serbest ve adil ticaretin önemini göstermiştir. Tekelleşmenin önüne geçen, fırsat eşitliğini savunan ve esnafın haklarını koruyan bu model, günümüz İslam ekonomisi için ilham kaynağı olmalıdır.

Sanatta ve Kültürde Canlanma

Sanat ve kültür, medeniyetlerin kimliğini yansıtır. İslam sanatının zenginliği, geçmişte eşi benzeri görülmemiş eserler ortaya koymuştur. Bugün de modern sanat, edebiyat, sinema ve mimari gibi alanlarda:

  • Özgün bir estetik anlayışı geliştirilmelidir.
  • İslami motifler çağdaş sanatla harmanlanarak yeni bir akım oluşturulmalıdır.
  • Dijital medya ve yeni iletişim araçları kullanılarak İslam medeniyetinin mesajı dünyaya aktarılmalıdır.

Siyaset ve Adalet Anlayışında İyileşme

İslam’ın adalet anlayışı, çağlar boyunca örnek alınmıştır. Ancak bugün İslam dünyasında birçok ülke, adaletten uzak, baskıcı yönetimlerin elinde sıkışıp kalmıştır. Gerçek bir İslami uyanış ve Rönesans için:

  • Adaletin üstün tutulduğu bir yönetim anlayışı benimsenmelidir.
  • Halkın katılımını sağlayan, şûra ilkesine dayalı yönetimler oluşturulmalıdır.
  • Liyakat ve ehliyet öncelikli kılınarak toplumun tüm bireylerine adil fırsatlar sunulmalıdır.

Diriliş İçin Birlikte Hareket Etmek

İslam dünyası, kendi özüne döndüğünde ve geçmişteki ihtişamlı günlerinden ilham alarak günümüz dünyasına uygun çözümler ürettiğinde yeni bir yükseliş yaşayacaktır. Bu yükseliş, sadece geçmişe nostaljik bir dönüş değil, gelenekle geleceğin harmanlandığı, ilimle hikmetin birleştiği bir diriliş hareketi olacaktır.

İslam’ın Rönesans’ı; eğitimde, ticarette, sanatta, siyasette ve bilimde yeniden öncü olmakla mümkündür. Bunun için her bireyin üzerine düşeni yapması ve kendini geliştirmesi, topluma katkı sunması gerekmektedir. Çünkü bir medeniyet, ancak onu inşa eden bireylerin bilinçli çabalarıyla yükselir.

Artık uyanma ve yeniden inşa etme vakti! İslam’ın Rönesans’ı bizimle başlayacak!